Ana içeriğe atla

Kış



Merhaba adamım. Bugün buz gibi bir Aralık Perşembesi. Sabahtan beri toplantı odasında yanımdaki çinli ile bir proje için teklif hazırlamaya çalışıyoruz. Beynim sünger gibi oldu. Onun halletmesi gereken bir iş var. Beklerken ben de bir iki satır karalayayım dedim. Son 10 gündür iyiden iyiye kış geldi babacım. Havalar buz gibi. Geçen hafta sonu son açık alan aktivitemizi yaptık. Beraber motokrosa gittik. Sonlara doğru jeneriklik bir düşüş yapıp sırtımı incittim. Benim de motor kariyerim başlamadan bitti :) Sen çok şükür kazasız belasız biniyorsun. 

Seninle beraber kışın yapılacak eğlenceli bir spor daha keşfettik bir iki yıl önce. İlk derste öğrenmiştin kaymayı. Çok yatkınsın bu denge ve spor olaylarına. Neredeyse her yıl bir şekilde fırsat yaratıp kayak yapmaya gidiyoruz. Şimdiye kadar hep yurt içindeki kayak tesislerine gitmiştik. Bu yıl Ocak ayında, okulların sömestre tatilinde, Avusturya'ya gideceğiz. Orada da snowboard yapmayı öğreneceksin. Ama ben Ocak ayını bekleyemedim. Geçen hafta Türkiye'de çeşitli kayak merkezlerine kar yağmaya başladı. Pistlerini beğendiğimiz Kartalkaya'nın da sezonu açtığını öğrenince gaza gelip hafta sonu için rezervasyon yaptırdım. Bizimle beraber Tuna'larda gelmeye karar verdiğinde daha çok sevindin. Pazar sabah erkenden yola çıkıp Kartalkaya'ya gittik. Hemen takımları kuşanıp, mis gibi kış güneşinin altında yeni ve taze karlar üzerinde kayak yaptık. Her seferinde daha keyifli oluyor sanki. Geçen yıldan pistlere aşina olduğumuzdan da olabilir. İlk gün biraz tedirginlik vardı ama bir iki kaydıktan sonra alıştık. En zor pist haricinde tüm pistleri denedik sırayla. Düşmeden kaymak olmaz tabi. Epey düştük. Gelirken, motokros kazasında oluşan sırt ağrım beni zorlar diye korkuyordum ama üstesinden geldim. Ama sana ayak uydurmak oldukça zor. Sen hızlı kaymayı seviyorsun ve gereksiz bir gözü karalık var üzerinde. Seni takip etmeye çalışırken bir iki kere düştüm. Yavaş be babacım slalom yapa yapa git desem de pek dinlemedin. Dümdüz ve hızlıca aşağı doğru kaymaktan keyif alıyorsun. Ben hem o kadar hızlı kaymaya korkuyorum, ya da kayamıyorum diyeyim, hem de başımıza bir iş gelmesinden endişeleniyorum. Neyse ki bir süre sonra benim sana ayak uyduramadığımı görüp sen bana ayak uydurmaya başladın. Zig-zaglar çizerek indik pistleri. Bu arada videoya da çekebildim seni. Bir tane go-pro almamız lazım bu işler için. Hem sen de youtube videosu çekecekmişsin gopro ile. Evet arkadaşlar kanalıma hoş geldiniz diyecekmişsin :)

Annen başlarda kayak yapmayı denedi ama tedirginliğini aşamadığı için devam etmedi. Bir kere daha denesin istiyorum ama ısrar etmekte istemiyorum. Biz senle ikimiz pistte takılırken o da piste bakan lobide oturup keyfine baktı sıcak sıcak :) Tunalar ilk kez kaymaya geldiğinden onlar bizimle takılamadı. Ders aldılar. İkinci gün onlar da kar sapanıyla mini pistten kaymaya başladılar. 

Senin enerjin hiç bitmiyor ama ben ilk akşam kolumu kaldıramayacak kadar yorulmuştum. Lobideki koltuklara gömüldüm resmen. Sen de Tuna ve otelde tanıştığın Poyraz adındaki arkadaşınla oynamaya devam ettin. Biraz ipad, biraz masa tenisi, biraz saklambaç derken orada geçireceğimiz tek geceyi bitirip odalarımıza geçtik. Hemen bayılır uyurum dedim ama sabaha kadar uyuyamadım. Çok rahatsızdı yataklar. 

Ertesi gün kahvaltıdan sonra gidiş saatimize kadar öğle yemeği dışında kayak yapmaya ara vermedik. 2 gün yetmedi ama zaten Pazartesi okulu ektiğimiz için dönmemiz gerekiyordu. Yoldayken okuldan mesaj geldi. Yarın okul yokmuş, gezi düzenlenecekmiş. Yani senin okula gitmene gerek yokmuş. Bunu duyunca bir gün daha otelde kalmadığımıza üzülüp söylendin. Çok sulu göz olduğunu daha önce söylemişimdir. Böyle durumlarda hazırda bekleyen iki damla dökülüveriyor göz pınarlarından. Canımsın sen benim. Neyse 1 ay sonra 6 gün doya doya kayak yapabileceksin. 

Dün bir Erzurum seyehati gündeme geldi. Cuma günü müşteri ziyareti yapmam gerek Erzurum'da. Hafta sonu oradan da Palandöken kayak merkezine mi gitsek diye düşündüm. Sen tabi ki dünden razısın. Annen kayak yapmadığı için çekimser kaldı haliyle. Ben de dünden bu yana oyumu gitmemekten yana kullanmaya doğru meylettim. Şu sırtımın ağrısı yoruyor. Biraz dinlendirmem iyi olur gibi. Neyse daha karar vermedik. Bakarsın bir anda fikir değiştirip gideriz. 

Bir iki resim ve video ekledim aşağıya. Kartalkaya 2016 diye dursun kayıtlarda. 







Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Elmyra Duff

Uzun zamandır bir köpeğimiz olsun istiyorum ben. Her fırsatta söylerim annene. Annen köpeklerden çekinir. Köpeklerden hoşlanmaz diyemem sadece uzaktan sevmeyi tercih eder. Yanlarına sokulmaz, hatta bir köpek ona doğru yaklaşırsa genelde kaçacak delik arar. Bu yüzden köpek besleme sevdası bahçeli bir evimiz olana kadar rafa kaldırılmıştı. Ortaköy'de oturduğumuz zamanlarda kendimize ait bir kedimiz olmuştu. Mısırdı adı. Ona bakıp büyütmek bile ciddi sorumluluk istiyordu.Sonra anneannene devrettik o sorumluluğu. Kendimize zor bakıyorduk o zamanlar. :) Hayvan sevgisinin çocuk gelişiminde çok önemli bir rolü olduğu, evde evcil bir hayvan ile birlikte büyümenin çok olumlu katkıları oluğunu duyuyoruz, okuyoruz. Ama hali hazırda apartman dairesinde yaşarken, hakkını vererek evcil bir hayvanı sahiplenmeye hazır olmadığımızı ben de kabul ediyorum artık. Bahçeli bir eve geçersek ilerde ilk işim bir köpek almak olacak ama. Çünkü sen de benim gibi bayılıyorsun köpeklere. Şimdiye kadar tatsız b...

İlk Karşılaşma

B u notları tutmak için geç kalmışım belli ki. Hamileliğin öncesi ve sonrasıyla 15 aylık bir zamanı, birkaç nota sığdırmak tahmin ettiğimden de zor oluyor. İlk aklıma geldiğinde bu işe başlasaydım daha iyi olurdu belki. En azından bir yerlere not almalıymışım. Doğuma kadar birbirimizle, doğum sonrası Doruk'la o kadar meşguldük ki bir günlük tutmaya ya da herhangi bir hobiye ayıracak zaman ne yazık ki hiç olmadı. Son yazıda kaldığım yer hamileliğin sekizinci ayıydı. Evde hazırlıklar tamamlanmış, sona yaklaşan hamileliğin hediyesini beklemeye başlamıştık. Zaman azaldıkça heyecanımız da artıyordu. Son trimester de rutin kontrollerin aralığı 15 güne inmişti. Bizim de doğumu yapacağımız hastaneye karar verme zamanımız gelmişti. Aslında iki alternatifimiz vardı. Ya John Hopkins ya da Tekirdağ Devlet Hastanesi. Çok alakasız göründüğünü biliyorum. İlk tercihimiz Suzan'ın laperoskopi ameliyatını yaptırdığımız modern bir hastane olan John Hopkins'ti. Ancak Doğum Tekirdağ Devlet Hast...

Iyiligi Kalbınden Tasan Kuzu

Yepyeni bir yılın günlerini birlikte tüketmeye başladık bile oğlum. Çok şükür. Özellikle bu yılbaşı eğlenceli ve huzurlu geçti. Bir yılbaşı gecesine yakışır biçimde kar yağdı. Ben zaten yarım gün için işe gitmeyi manasız bulanlardanım. Kar da gitmeme izin vermeyince Perşembe'den Pazara 4 günlük bir yeni yıl tatilimiz oldu.  Yılın son günü neredeyse tüm gün dışarıda karla oynadık. En sevdiğin şeylerden biri. Evde "Bu sene mutlaka gideriz" diye her zaman tam takım kayak kıyafetleri bulunduruyoruz :) Kar topu oynamaya çıkarken kayak kıyafetlerimizi giydik. Üşüme ıslanma riskini azalttık böylece. Bütün çocuklar bahçedeydi. Kimi kartopu oynuyor, kimi kardan adam yapıyordu. Biz ve bir kaç kişilik proje ekibi ise iglo yapmaya karar verdik. Kamyonunun kasasında kiremit haline getirdiğimiz karlar ile igloyu inşa etmeye çalıştık. Ama tahmin ettiğimizden daha zor ve uzun sürecek bir uğraşmış. Sen minecraft evi yapıyoruz diye kendini ve diğer çocukları motive etmeye çalışs...